Vestel, IFA 2024’te yeni planlarını açıkladı!
Vestel, sürdürülebilirliği ve müşteri deneyimini ön planda tuttuğu, üstün teknolojili, benzersiz tasarıma sahip ürünleriyle Almanya’nın başkenti Berlin’de düzenlenen Uluslararası Tüketici Elektroniği Fuarı’nda (IFA 2024) yerini aldı. Vestel, bu yıl 32’nci kez katıldığı fuarda beyaz eşyadan televizyonlara, küçük ev aletlerinden mobiliteye kadar faaliyet gösterdiği alanlarda geliştirdiği pek çok ürünü, yeni teknolojilerle farklı bir fuar deneyimi sunduğu üç bin metrekarelik alanında ziyaretçilerle buluşturdu.
Vestel, Avrupa’daki hakimiyetine devam ederken yeni kıtalarda büyüyecek
Dünyada yaşanan ticari gelişmelerin Vestel’in büyümesinde kilit rol oynadığını vurgulayan Ergün Güler uluslararası pazardaki stratejilerine ilişkin yeni bilgiler verdi: “Küresel jeopolitik dinamiklerdeki değişim ve ticaret politikalarındaki dönüşüm, tedarik zincirlerinde önemli bir yeniden yapılanma sürecini hızlandırıyor. Kızıl Deniz, Panama Kanalı ve sıklıkla tekrarlanan konteyner krizi benzeri tedarik zincirini daha kırılgan hale getiren hadiseler ve aynı zamanda jeopolitik konjonktürde görülen değişim bütün dünyayı tedarik zincirini çeşitlendirmeye ve Uzak Doğu’ya olan bağımlılığı bir nebze de olsa aşağıya çekme eğilimine yol açıyor. Bu süreç, yakın coğrafyadan tedarik (nearshoring) ve dost ülkelerden tedarik (friendshoring) kavramlarının öne çıkmasını sağladı. Biz de Vestel olarak bu gelişmeleri ilave bir değişken olarak stratejilerimize dahil ettik. Bu da oyun planımızı genişletmemize ve yeni fırsatları değerlendirmemize olanak tanıdı. Örneğin Amerika bu ülkelerden biri. Ancak bahsettiğim değişiklikler paralelinde kurguladığımız yeni planlarımız kapsamında 2028 yılında Amerika’ya yönelik ihracatımızı beş katına çıkarabileceğimizi görüyor ve hedeflerimizi buna göre belirliyoruz. Bunun yanında, Kuzey Amerika, Afrika, Körfez Ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri gibi hızlı büyüyen pazarlar, bizim de hedeflediğimiz pazarlar arasında yer alıyor. Uluslararası pazarda bu bölgelerde yeni iş birlikleri kurarak varlığımızı güçlendireceğiz. Bu stratejik adımlar, sadece mevcut operasyonlarımızı güçlendirmekle kalmayacak, aynı zamanda küresel pazarda rekabet avantajımızı artırarak, uzun vadeli büyüme ve sürdürülebilirlik hedeflerimize katkı sağlayacak.”
Vestel, lisanslı markalarla küresel büyümesini hızlandırıyor
Vestel’in bugün ODM (Original Design Manufacturer) tarafında çok güçlü olduğunu, Toshiba, Sharp, Daewoo, JVC, Telefunken gibi önemli markalara lisans anlaşmaları gerçekleştirdiğini vurgulayan Güler, “Bu markaların, haklarına sahip olduğumuz pazarlarda üretimin yanı sıra tasarımdan pazarlama ve satışa kadar tüm süreçleriyle ilgileniyoruz. Öncelikle ihracatta bize ait markaların payını yüzde 50’ye taşımayı hedefliyoruz. Avrupa pazarında önemli bir paya sahip olmamızda lisanslı markalarımızın büyük katkısı var. Büyüme stratejimizde en önemli planlarımızdan biri de bu lisanslı markalarımız ile yeni coğrafyalara açılmak ve mevcut pazarlardaki etkinliğimizi artırmak” dedi.
Avrupa’da kendi markası ile büyüyecek
Vestel’in Avrupa’daki ilk dijital ve fiziksel mağazasını Almanya’da açtıklarının müjdesini veren CEO Ergün Güler, şunları belirtti: “Vestel olarak, küresel pazarlardaki güçlü büyüme stratejimizde kendi markalarımızla ilerlemeye kararlıyız. Büyüme adımlarımızdan bir diğeri, global ana markamız Vestel markası ile Avrupa’ya açılmak. Artık Vestel markası ile Avrupa’daki varlığımızı daha da güçlendireceğiz. Bu doğrultuda, Türkiye’de çoklu kanal (omnichannel) deneyiminin öncüsü olarak elde ettiğimiz başarıyı Almanya’ya taşıyoruz. Üç yıl önce Türkiye’de başlattığımız ‘Vestel Ekspres’ konsepti, klasik alışverişi dijital deneyimle birleştirerek müşteri memnuniyetini en üst seviyeye çıkardı. Şimdi bu başarıyı Avrupa’ya taşıyarak, Berlin’in en işlek caddelerinden biri olan Friedrichstraße’de Avrupa’nın ilk ‘Vestel Express’ mağazasını açtık. Bu mağaza ile Akdeniz’in zarif tasarımlarını ve Vestel’in üstün teknolojisini Alman tüketicilerle buluşturuyoruz.”
Vestel şimdi Almanya’nın her yerinde
Vestel’in çoklu kanal (omnichannel) yolculuğu, fiziksel mağazayla pürüzsüz online alışveriş deneyimi ile sunarken, şirket Avrupa’daki ilk online mağazasını www.vestel.com/de, Eylül ayı itibarıyla faaliyete geçirdi. Güler, “Almanya’daki müşterilerimiz, Vestel’in ileri teknoloji ürünlerine artık ülkenin her yerinde, yalnızca bir tıkla erişebilecek. Türkiye’de Vestel.com.tr müşterilerine özel sunduğumuz ayrıcalıkları, Almanya’da da sunarak pazarı dönüştürmeye ve farkımızı yansıtmaya kararlıyız. Bu mağaza üzerinden sunduğumuz zengin ve kesintisiz site deneyimi, gelişmiş müşteri desteği, güvenli alışveriş imkânı ve kapsamlı teslimat çözümleri ile alışveriş deneyimini en üst seviyeye taşıyoruz. Türkiye’de Vestel’le çok alışık olduğumuz ama Avrupa’da henüz sunulmamış satış sonrası hizmetler farkını Alman tüketicilerimizle buluşturacağız. Ücretsiz nakliye ve montaj, ek garanti ve 90 gün iade fırsatı öne çıkan hizmetlerimiz. Vestel olarak, Almanya’daki en küçük kasabalara ve köylere kadar ulaşarak, tüketicilerimize hem dijital hem de fiziksel alışveriş deneyiminde yeni bir standart sunmayı hedefliyoruz” diye konuştu.
Doğadan ilham alan sürdürülebilir üretim: Biolive ve Vestel iş birliği
Vestel, sürdürülebilirlik vizyonunu üretim ve teknolojiye entegre ederek, sadece sorumluluklarını yerine getirmekle kalmayıp, bu yaklaşımı bir kurum kültürü haline getiriyor. Sürdürülebilirliği sadece sözde değil, uygulamalarında da öncelikli tutan Vestel, Ar-Ge, tasarım ve yatırımlarını bu doğrultuda şekillendirerek çevresel etkileri azaltma yolunda önemli adımlar atıyor. Ergün Güler, bu yıl IFA’da sergilenen ürün ve teknolojilerin sürdürülebilirlik odaklı olarak tasarlandığını ve geliştirildiğini vurgulayarak şunları belirtti:
“Vestel Ventures aracılığıyla hem kadın girişimcileri desteklemek hem de çevresel fayda sağlamak amacıyla yatırım yaptığımız Biolive markası, Akdeniz’in sembolü olan zeytinin çekirdeklerinden tamamen doğal biyoplastik granüller üretiyor. Bu hammaddelerle üretilen ürünlerimizi fuar alanında görebilirsiniz. Bu ürünlerle, beyaz eşya genelinde petrol bazlı plastik kullanımını ortalama yüzde 35 oranında azaltıyoruz. Klima gibi ürünlerde bu oran yüzde 90’ı aşarken, TV’lerde yüzde 99’a ulaşıyor. Ayrıca, Biolive katkılı ürünlerin karbon emisyonu da yaklaşık yüzde 20 oranında azalıyor. Vestel olarak, Biolive kullanarak doğal ve sürdürülebilir bir gelecek için somut adımlar atarak fark yaratmaya devam ediyoruz. Bugün, tüm süreçlerine sürdürülebilirliği entegre eden bir şirket olarak, üretimde enerji verimliliği, yenilenebilir enerji kullanımı, kaynak verimliliği ve su yönetimine odaklanıyoruz. Ayrıca geri dönüştürülmüş ve geri dönüştürülebilir malzemeler kullanarak, tehlikeli kimyasallardan arındırılmış, dayanıklı, onarımı kolay, enerji ve su tasarruflu çevre dostu ürünler geliştiriyoruz. Bu yıl IFA’da sergilediğimiz ürünler, sürdürülebilirlik çalışmalarımızın somut örnekleri. Sürdürülebilir üretim ve doğa için pozitif değer yaratma hedefimize aralıksız yatırım yaparken hem üretim süreçlerimiz hem de geliştirdiğimiz uygulamalarla dünyanın geleceği için üzerimize düşen sorumluluğu alıyor ve müşterilerimizi bu sürece dahil ediyoruz.”
Vestel’in sürdürülebilirlik yaklaşımı sadece çevresel sorumluluklarla sınırlı kalmıyor; aynı zamanda toplumsal sorumluluklarını da kapsıyor. Biolive gibi kadın girişimcilere yatırım yaparak, kadınların iş hayatına katılımını destekliyor ve kadın sporculara verdiği desteklerle toplumsal cinsiyet eşitliğini teşvik ediyor. Vestel bu sayede hem çevresel hem de sosyal ve yönetişim (ÇSY) alanlarında kapsamlı çalışmalar yürütüyor.
Vestel Mobilite’de hedef milyar dolarlık şirket değeri
Vestel’in hayatı kolaylaştıran, erişilebilir ve akıllı ürünlerle sosyal ve çevresel fayda yaratan bir teknoloji şirketi olma vizyonuyla hareket ettiğini belirten Güler, Vestel Mobilite’nin faaliyet alanlarının da çevresel etkiler açısından büyük önem taşıdığına vurgu yaptı.
Güler: “Elektrikli araçların yaygınlaşması, karbon emisyonlarının azaltılmasına ve hava kirliliğinin önlenmesine yardımcı oluyor. Vestel’in şarj istasyonları, bu geçişi destekleyerek, temiz enerjinin yaygınlaşmasını ve toplumun daha sürdürülebilir bir geleceğe adım atmasını sağlıyor” dedi.
Mobilite sektöründeki büyüme beklentilerine de değinen Güler, “2030 yılında global mobilite pazarının, sadece bizim faaliyet gösterdiğimiz elektrikli araç komponentleri, elektrikli araç şarj istasyonları ve enerji batarya depolama çözümlerinin yaklaşık 580 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşması bekleniyor. Vestel Mobilite olarak biz de bu pazarda üssel bir büyüme hedefliyoruz. Gelecek üç yılda Vestel Mobilite’nin piyasa değerini milyar doların üzerine çıkarmayı amaçlıyoruz” diye konuştu.